Trafik Kazası Tazminat Hesaplama
Trafik Kazası Tazminat Hesaplama
Trafik Kazası Tazminat Hesaplama Nedir? Güncel 2025
Trafik kazası sonucunda yaralanma veya ölüm meydana gelmişse zarar gören veya yakınlarının tazminat talep etme hakkı doğar. Ancak trafik kazası sonucu ortaya çıkacak zararın tazmin edilebilmesi için eksiksiz şekilde hesaplanması gerekir. Trafik kazası sebebiyle maddi tazminat alacaklarını talep edebilmemiz için kazaya neden olan aracın işleteninin zorunlu mali sorumluluk sigortacısına başvurmamız gerekmektedir. Bu düzenleme 14/04/2016 tarihinde Karayolları Trafik Kanunu m.97 hükmünün değiştirilmesi ile birlikte zorunlu hale gelmiştir. KTK m.97 hükmüne göre “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” Zarar görenin sigorta şirketine başvurmadan dava açması halinde dava, dava şartı yokluğundan usulden reddedilebilir. Trafik kazası nedeniyle yaralanma yahut ölüm sonucu doğduysa aşağıda yer alan detaylı yazımızda tazminat miktarının hesaplayabilirsiniz.
Trafik Kazası Tazminat Hesaplama Nasıl Yapılır?
Trafik kazası tazminat hesaplaması çeşitli faktörlere göre yapılır. Kusur oranı, kazada sorumluluğun kimde olduğunu belirler ve tazminat miktarını doğrudan etkiler. Maluliyet oranı ise kazada yaralanan kişinin kalıcı sakatlık oranını belirtir ve bu orana göre tazminat artırılabilir. Yaş ve gelir gibi faktörler de mağdurun gelecekteki ekonomik kayıplarını belirlemek için kullanılır.
Örneğin, kaza sonucu %50 maluliyet oranına sahip bir kişinin kazadaki kusur oranı %20 ise ve aylık net maaşı 10.000 TL ise, tazminat şu şekilde hesaplanır:
- 10.000 TL maaş üzerinden %20 kusur oranı düşülerek 8.000 TL kalır.
- Bu miktar %50 maluliyet oranı ile çarpılarak aylık gelir kaybı 4.000 TL olarak bulunur.
- Yıllık gelir kaybı ise 4.000 x 12 = 48.000 TL olur.
- Bu kişinin 30 yaşında olduğunu varsayarsak, pasif çalışma dönemi dikkate alınarak 37 yıl boyunca bu kaybın devam edeceği öngörülür.
Toplam tazminat miktarı 48.000 TL x 37 yıl = 1.776.000 TL olarak hesaplanır.
Trafik Kazası Tazminatı Alma Şartları Nelerdir?
Trafik kazası tazminatı alınabilmesinin ilk şartlarından birisi öncelikle meydana gelen olayın trafik kazası niteliğinde olmasıdır. Bir kazanın trafik kazası sayılabilmesi için, bir veya birden fazla aracın karıştığı bir olayın mevcut olması gerekir. İkinci unsur, araç veya araçlar karayolu üzerinde iken kazanın meydana gelmiş olmasıdır. Üçüncü unsur, araç veya araçlardan en az birinin hareket halinde olması gereğidir. Dördüncü unsur ise, olayın meydana gelmesinde kasıt olmamalıdır. Beşinci unsurda, olay sonucu kişiye veya mala zarar gelmiş olmalıdır. Son unsurda ise kaza ile ölüm, yaralanma veya maddî hasar arasında neden sonuç ilişkisinin bulunması gereklidir. Bir kazanın trafik kazası olarak adlandırılabilmesi için tüm bu unsurların bir arada bulunması gerekir. Bu unsurlardan biri dahi eksik olursa söz konusu kaza trafik kazası olarak nitelendirilemez. Trafik kazası olarak kabul edilmeyen bir olay neticesinde de yaralanma yahut ölüm meydana gelse dahi trafik kazası tazminatı hesaplanamayacaktır.
Trafik Kazasında Tazminat Talebinde Bulunabilecek Taraflar Kimlerdir?
Trafik kazaları neticesinde ortaya çıkacak tazminat taleplerindeki taraflar; zarar görenler ve zarardan sorumlu kişiler olmak üzere iki taraflıdır. Trafik kazası sonucunda yolcu ve yayalar zarar görür. Trafik kazası neticesinde tazminat talep etme hakkına sahip olanlar yolcu ve yayalardır. Zarardan sorumlu kişiler ise; sürücü, işleten ve işletenin bağlı olduğu teşebbüs sahibidir. Trafik kazası neticesinde tazminat ödemekle yükümlü olanlar ise; sürücü, işleten ve teşebbüs sahibidir. Sürücü ise yetkili ve yetkisiz sürücü olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. İşleten kavramı ise gerçek işletenler ve farazi işletenler olmak üzere iki çeşittir. Gerçek işletenler; araç sahibi, motorlu aracı mülkiyeti muhafaza kaydı ile satın alan kişi, motorlu aracın uzun süreli kiracısı, ariyet ve rehin alandır. Farazi işletenler ise, motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunanlar, yarış düzenleyicileri, devlete ait araçlarla ve diğer kamu tüzel kişilerine ait araçlar ve motorlu aracı çalan ve gasbedenlerdir.
Trafik Kazası Tazminat Hesabını Etkileyen Faktörler
Türk Borçlar Kanunu, Türk Medeni Kanunu, Sigortacılık Kanunu, Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili yönetmelikler, trafik kazaları sonucu yaralananların maddi tazminat haklarını ve bu hakları talep ederken izlenecek usulü düzenlemişlerdir. Trafik kazaları sonucunda kişiler bedensel zarara uğrar, vücut bütünlükleri ihlal edilir ve malul durumda kalırlar.
TBK m.51/I hükmünde hâkimin tazminatı belirlerken zarar verenin kusurunun ağırlığını göz önünde bulundurması gerektiği düzenlenmiştir. Bu hususta hâkime takdir yetkisi verilmiştir. Yani hâkim, hafif kusurun var olduğu her durumda indirim yapmak zorunda değildir. Hâkim ancak somut olayın özelliklerine ve durumun gereğine göre hakkaniyet düşüncesiyle tazminatta indirim yapma yoluna gidebilir. Hâkim, bu takdir yetkisini kullanırken tarafların mali durumlarını ve karşılıklı ilişkilerini dikkate almalıdır. Tazminatın belirlenmesinde zarar görenin kusuru oranında matematiksel bir indirim yapılmayabilir. Yani kusur oranı %30 olan zarar verenin, zararın %30’undan sorumlu olması beklenemez. Hâkim tüm bu faktörleri göz önünde tutarak adalet ve hakkaniyete uygun şekilde tazminatta indirim yapabilir. Öğretide hafif ve ağır kusur arasında kalan “orta kusur” olarak adlandırılan bir kavrama da yer verilmektedir. Kanaatimizce hâkim, somut olayın özelliklerine göre “orta kusur” durumunda da tazminatta indirim yapabilmelidir.
Trafik Kazasında Bedensel Zararlardan Doğan Tazminat Hesaplaması
Trafik kazası sebebiyle bedensel zarara uğrayanın tazminat talep etme hakkı vardır. TBK m.54 hükmü bedensel zararları düzenler. Bedensel zararlar TBK‟ ye göre tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olarak düzenlenmiştir.. TBK m.54 hükmünde bahsi geçen tedavi giderleri zarar görenin sağlığına kavuşması için gerekli olan pansuman, iğne, doktor, hastane, ambulans, hastaneye gidiş-geliş yol ücretleri vb. tüm giderleri kapsamaktadır. Bedensel zararlardan kazanç kaybı, zarar gören kişinin iyileşme anına kadar çalışamamasından doğan zararları kapsar. Bu zarar mevcut duruma göre belirlenen ve geçici nitelikte olan zarardır. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan zarar; geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik olarak ikiye ayrılmaktadır. Geçici iş göremezlikte zarar gören kişinin çalışma gücü geçici olarak kaybolmaktadır. Bu süreç içerisinde zarar gören kişinin yoksun kaldığı kar kazanç zararını oluşturmaktadır. Sürekli iş göremezlikte ise hukuka aykırı bir olay ya da haksız bir fiil nedeniyle bedensel zarara uğrayan kişi iyileşemez ve hayatını engelli olarak sürdürmek durumunda kalır. Çalışma gücünün sürekli kaybı; sürekli kısmi iş göremezlik ve sürekli tam iş göremezlik olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Sürekli kısmi iş göremezlik, zarar görenin organının eksilmesi veya organ zayıflaması sonucu beden gücünün belli bir oranda azalmasıdır. Sürekli tam iş göremezlik halinde ise kişi beden gücünü tamamen yitirir. Zarar gören kişi bu sebeple çalışamaz ve hayatı boyunca kazanç elde edemez hale gelir. Türk Borçlar Kanunu m.54 hükmünde düzenlenen bedensel zararlardan bir diğeri ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zarardır.
Bedensel zarara uğrayan kişinin bunun sonucunda meydana gelen maddi zararının giderilmesi gerekir. Bu zararların giderimi amacıyla bedensel olarak zarar görenler trafik kazasında sorumluluğu bulunanlara karşı maddi tazminat davası açmaya başlamışlardır. Zarar gören kişilerin maddi tazminat davası açabilmeleri için öncelikle kazaya sebebiyet veren aracın işleteninin zorunlu mali sorumluluk sigortacısına başvurmaları gerekmektedir.
Kaynak: https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.6098.pdf
Trafik Kazası Tazminat Hesabı Nasıl Yapılır?
Trafik kazasında tazminat hesabı yapılırken; trafik kazasının meydana geliş şekli, kusur durumu ve tarafların ekonomik durumları dikkate alınarak hesaplama yapılır.
Türk Borçlar Kanunu m.51 hükmüne göre “ Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilirse, borçlu güvence göstermekle yükümlüdür.” Bu madde gereğince zarar veren kişinin kusurunun ağırlığı veya hafif kusurlu olması tazminat miktarını belirlemektedir.. TBK m.51 hükmü gereğince hâkime verilen takdir yetkisi sonucu, zarar veren kişinin hafif kusurlu olması ve zarar verenin yoksulluğa düşecek olması halinde hakime, tazminatın miktarını azaltma imkânı tanımıştır. Türk Borçlar Kanunu m.52 hükmü ise; “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.” Şeklindedir. Bu madde gereğince zarar gören zararın doğumuna iştirak ettiyse, zararın artmasına neden olduysa veya zarar görenin sorumlunun durumunu ağırlaştırması söz konusu ise hâkime tazminatı indirme hakkı verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu m.51 hükmü trafik kazası tazminatının kapsamını düzenlerken, TBK m.52 hükmü ise trafik kazası tazminatında indirim sebeplerini kaleme almıştır. TBK m.52 hükmünde tazminattan indirime gidilebilecek sebepler sınırlı sayıda düzenlenmiş olsa da uygulamada; beklenmedik hal, zarar görenin bünyesinden kaynaklanan sebepler, uzak illiyet bağı, zarar görenin yüksek gelirli olması, yeterli tedbir almış olmak ve hatır işleri gibi sebeplerle tazminattan indirim yapılabilmektedir.
Trafik Kazası Tazminat Davalarında Görevli Mahkeme ve Zamanaşımı
Trafik kazası tazminatı davalarında görevli mahkeme genellikle Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Ancak, davanın niteliğine bağlı olarak, Ticaret Mahkemeleri de yetkili olabilir. Bu, özellikle taşınan malın zarar görmesi durumunda geçerlidir.
Zamanaşımı süresi, kazanın gerçekleştiği tarihten itibaren 2 yıl olup, kaza sonucu oluş zarar ve kusurlu kişinin öğrenilmesinden itibaren başlar. Her hâlükârda zamanaşımı 10 yıl olarak belirlenmiştir. Eğer trafik kazası ceza gerektiren bir fiil ile bağlantılıysa, ceza kanunu gereğince daha uzun bir zamanaşımı süresi uygulanabilir.
Trafik Kazası Tazminat Hesaplamasında Faiz
Trafik kazası neticesinde zarar gören kişilerin, tazminat dava dilekçesinde taleplerinin yasal faiz mi yoksa avans faizi mi olup olmadığını belirtmeleri zorunludur. Hangi hallerde avans faizinin uygulanacağı hususu da önem taşımaktadır. Avans faizi, zarar veren kişinin veya zarar sorumlularından birinin tacir olması durumunda işletilir. Ancak trafik kazası sonucu zarar gören kişinin tacir olmadığı halde de ticari işletme ile ilgili bulunan haksız fiillerden dolayı avans faizi talep edilebilmektedir. Dolayısıyla trafik kazasında zarara sebebiyet veren araç ticari amaç ile kullanılıyor ise zarar gören avans faizi isteyebilir. Bunun yanı sıra zarara neden olan aracın sahibinin tüzel kişi olması halinde tüzel kişi tacirin fiilinin ticari işletmeyi ilgilendirmesi sebebiyle, zarar gören avans faizi talep edebilecektir.
Yaralanmalı Trafik Kazası Tazminat Hesaplama
Yaralanmalı trafik kazasında tazminat hesaplanırken; beden bütünlüğün ihlali sonucu meydana gelen maddi zararlarla ilgili hesap raporu üç bölümden oluşmaktadır. Bunlardan ilkini tazminat hesabına ilişkin esas bilgiler (hesap unsurları) oluşturmaktadır. Hesap unsurları şunlardır:
- Olay
- Kusur raporu
- Zarar görenin bedensel zararına ilişkin sağlık kurulu raporu
- Zarar görenin yaşı, yaşam süresi, işi, mesleği veya sosyal durumu
- Zarar görenin işi veya kazancı varsa bunu gösteren belgeler (Ancak zarar gören işi ve kazancı olmayan bir yaşlı veya ev kadını ya da çocuksa tazminat asgari ücret üzerinden hesaplanır.)
Trafik kazası hesap raporunun ikinci bölümü ise tazminat hesabına esas kazançların ve parasal değerlerin hesaplanmasıdır. Bu bölümde şunlar incelenecektir (sağlık kurulu raporunda iyileşme süresi de açıklanmışsa):
- Geçici tam işgöremezlik zarar hesabına esas parasal ölçü
- İşlemiş aktif dönem kazançları veya asgari ücretler
- İşleyecek aktif dönem kazançlarının veya asgari ücretlerin iskontolu değeri
- Pasif dönemin parasal ölçüsü
Son olarak trafik kazası tazminatı hesap raporunun üçüncü bölümünü tazminat hesabı oluşturmaktadır. Bu bölümde de şunlar incelenecektir:
- Geçici işgöremezlik zararının hesaplanması
- Sürekli işgöremezlik zararının hesaplanması
- Zarar gören bir başkasının yardımına muhtaçsa bakıcı giderlerinin hesaplanması
- Dava açılmadan önce zarar görene ödeme yapılmışsa, bu durum dikkate alınarak indirim tutarının hesaplanması ve güncel verilere göre hesaplanan tazminatta düşülerek bakiye zararın belirlenmesi gerekir.
Trafik Kazası Neticesinde Geçici İş Göremezlik Tazminatının Hesaplanması
Trafik kazası sonucu yaralanan kişinin geçici iş göremezlik durumu, mahkemenin tazminata hükmedeceği tarih itibari ile son bulmuş ise bu zarar, kişinin iyileşme tarihine kadar çalışamamasından doğan kazanç kaybından ibarettir. Bu zarar, gerçekleşmiş ve geçmişe ilişkin bir zarardır. Trafik kazası neticesinde yaralanan kişinin geçici iş göremezlik tazminatının hesaplanmasında mahkemenin hüküm tarihinde halen devam ediyor olması halinde yapılacak hesaplama gelecekteki muhtemel kazanç kaybına ilişkindir. Trafik kazası neticesinde yaralanan kişinin geçici iş göremezlik tazminatı hesaplanırken; kişinin çalışma gücünün muhtemel kayıp süresi dikkate alınarak farazi bir hesaplama yapılır. Varsayımlara dayanan tespitlere ilişkin olarak detaylı açıklama aşağıda sürekli iş göremezlik başlığı altında incelenecektir. Geçici iş göremezlik dönemine ait kazanç kayıplarının tespitinde kişinin bedensel zarara uğramasaydı ne kadar kazanç elde edebileceği, hususunun belirlenmesi ve yoksun kaldığı kazancın tespiti gerekmektedir. Trafik kazası neticesinde yaralanan, hüküm tarihinde kadar yoksun kaldığı kazancı ispat etmekle yükümlüdür. Bu kapsamda Trafik kazası neticesinde yaralanan kişinin ücretli çalışan olması halinde yalnız ücret değil bunun yanında kişinin çalışabilmiş olsaydı yararlanabileceği yan ödemeler ve ücret artışlarının da hesaba dahil edilmesi gerekmektedir. Geçici iş göremezlik zararının tespitinde mal varlığının fiili ve farazi durumu arasındaki fark esas alınmaktadır.
Trafik Kazası Sigorta Tazminat Hesaplama
Trafik kazası neticesinde bedensel zararların sigortadan tazmininin hesaplanmasında çalışanlar yönünden “aktif dönem-pasif dönem” ayrımı yapılarak, aktif dönem zarar hesabına esas kazançlar gerçek veya gerçeğe yakın belirlenip buna göre değerlendirilir. Pasif dönem ise asgari ücret üzerinden hesaplanır. Yargıtay’ca, çalışan kişiler yönünden 60 yaşında aktif dönemin bittiği; pasif dönemin başladığı kabul edilmektedir. “Aktif dönem-pasif dönem” ayrımı, trafik kazası neticesinde zarar gören kazancı olmayan yaşlı veya ev kadını ya da işsiz ise yapılmaz; sadece “işlemiş-işleyecek” dönem ayrımı yapılır.
Sağlık kurulu raporunda, sürekli işgöremezlik oranının yanında “iyileşme süresi şu aya kadar uzayacaktır, bu dönemde yüzde yüz işgöremez sayılacaktır” şeklinde bir açıklama mevcut ise, zararın gerçekleştiği tarih ile iyileşme süresinin tamamlandığı gün arasındaki süre “geçici tam işgöremezlik” süresidir. Sürekli iş göremezlik zararı, bu sürenin sona ermesinden başlayarak hüküm tarihine en yakın rapor tarihine kadar bilinen kazanç veya asgari ücretler üzerinden hesaplanmaktadır.
Trafik kazası neticesinde tazminat hesaplaması yapılırken kazancı bulunanlar bakımından aktif-pasif dönem ayrımı yapılmaktadır. Sorumluluk hukukunda “güç kaybı kuramı” benimsendiği için zarar gören bakımından çalışan-çalışmayan ayrımı yapılmamakta ve bedensel zarara uğrayan herkesin güç kaybı tazminatı isteyebilecekleri kabul edilmektedir. Bu kurama göre trafik kazası sonucu sakat kalan kişi kazanç kaybına uğramasa bile kazadan önceki durumuna ve akranlarına göre daha fazla güç (efor) harcayacağı için güç kaybı tazminatı isteyebilir. Yine aynı şekilde yaşlılar veya ev kadınları ya da çocuklar sakatlanma sonucu kazanç kaybına uğramasalar da sakatlıkları oranında zorlanacaklarından dolayı güç kaybı tazminatı isteyebilirler. Bu kişilerin güç kaybı tazminatı asgari ücret baz alınarak hesaplanmalıdır.
Trafik Kazası Sürekli Sakatlık Halinde Tazminat Hesaplama Tablosu
Trafik kazası nedeniyle zarar gören sürekli sakat kalmışsa tazminat hesabı TRH 2010 tablosuna göre yapılır. Yeni Genel Şartlarda yer alan eke göre, sürekli sakatlık tazminatı hesaplanırken şu kriterler göz önünde bulundurulmalıdır:
- Sürekli sakatlık tazminatı, bu Genel Şartlar uyarınca belirlenen ilkeler dikkate alınarak zarar gören kişinin bireysel özelliklerine göre hesaplanır.
- Tazminat, toplu para şeklinde ödenir.
- Hesaplamalarda ölüm tablosu olarak TRH 2010 tablosu dikkate alınır. Tablonun belirli periyodlarla güncellenmesi halinde tazminat tutarı, kaza tarihi itibariyle güncel versiyona göre hesaplanır.
- Hesaplamalarda iskonto oranı (teknik faiz), % 1,8 olarak dikkate alınır. İskonto oranı (teknik faiz) gerekli görülen hallerde Hazine Müsteşarlığı tarafından güncellenir.
- Belgelendirilmiş olması durumunda, hesaplamalarda sakat kalanın vergilendirilmiş geliri dikkate alınır. Vergilendirilmiş gelir tutarı için herhangi bir belge sunulamaması durumunda hesaplama, asgari ücret kullanılarak yapılır. Aynı kriterler pasif dönem hesaplamasında da geçerlidir.
- Aşağıdaki tabloya göre maluliyet oranının denk geldiği aralıktaki katsayı nispetinde asgari net ücret dikkate alınarak bakıcı gideri hesaplanır. Bakıcı tutulduğunun belgelendirilmesi durumunda asgari brüt ücret hesaplamalarda dikkate alınır.
Maluliyet Oranı Aralığı (%) | Asgari Net Ücrete Uygulanacak Nispet (%) |
0-69 | 0 |
70-79 | 50 |
80-89 | 75 |
90-100 | 100 |
- Tazminat, ax,n formülü ile hesaplanır. Tazminat hesaplanırken “Devre Başı Ödemeli Belirli Süreli Rant” formülü esas alınır. Bu formülde kullanılacak yaş parametresi (x) hesap yapılacak mağdurun yaşını, hesaplamanın hangi süre için yapılacağını gösteren parametre (n) ise sürekli sakatlığa uğrayan kişinin muhtemel yaşam süresini göstermektedir.
Yaralamalı Trafik Kazası Tazminat Hesaplama
Maddi tazminat talebinde bulunma hakkı trafik kazası sonucu yaralanan kişilere de tanınmış bir haktır. Trafik kazası sonucu yaralanan kişi, geçirdiği şok sebebiyle yaptığı tedavi giderleri için belge hazırlatmaya zaman veya imkân bulamayabilir; bulmuş olsa bile, sağlık kuruluşundaki kişiler belge düzenlemekten kaçınabilir. Böyle bir durumda, Yaralamalı Trafik Kazası Tazminat Hesaplama zarar görenin olumsuz etkilenmemesi için tedavi giderlerinin kanıtlanması hususunda Yargıtay’ca zarar görene kolaylıklar sağlanmış ve zarar görene tedavi giderlerini her türlü delille ispat etme hakkı tanınmıştır.
Tedavi giderlerine ilişkin Yargıtay’ca benimsenen ilkeler şunlardır:
- Tedavi giderlerinin belgeye bağlanması şart değildir.
- Tedavi giderleri her şekilde kanıtlanabilir.
- Tedavi giderleri asgari tarifelerle sınırlı değildir.
- Özel hastanelere ödenen tedavi giderleri, resmi tarifelerle sınırlandırılamaz.
- Tedavi giderlerinin resmi bir kurum tarafından ödenmesi, ek zararın istenmesine engel değildir.
- İlerde yapılacak tedavi giderlerinin hesaplatılıp hüküm altına alınması istenebilir.
Trafik Kazası Ölüm Tazminat Hesaplama Tablosu
TBK m.53 ölümlü trafik kazlarında uğranılan zarara ilişkin düzenlemeler içerir. Bu hükme göre ölüm halinde uğranılan zararlar özellikler şunlardır: Cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar. Ölüm hemen gerçekleşmişse, ölüm dolayısıyla uğranılan zarar cenaze giderleri olacaktır. Ölüm hemen gerçekleşmemişse, ölüm anına kadar yapılan tedavi giderleri ile yine bu ana kadar çalışamamaktan doğan kazanç yoksunluğundan doğan zararlar söz konusu olacaktır. Tekrara düşmemek adına tedavi giderleri ve çalışamamaktan doğan kazanç yoksunluğu ile ilgili olarak burada tekrar açıklamada bulunmadık. Yukarıdaki açıklamalar bu hususlar hakkında da geçerli olacaktır. Ölen kişi açısından ölümünden önce doğan tazminat isteme hakkı, ölümü ile birlikte mirasçılarına geçecektir. Ölüm hemen gerçekleşsin ya da hemen gerçekleşmesin, ölüm neticesinde cenaze giderleri ve ölen kişinin destekte bulunduğu kişiler varsa destekten yoksun kalma tazminatı talep edilebilecektir.
Cenaze Giderleri
Trafik kazası neticesinde ölüm meydana gelmişse hesaplanacak tazminatın ilk kalemi cenaze giderleridir. Cenaze giderleri içerisinde cesedi taşıma, yıkama, kefenleme, tabut, defin, mezarlık, mezar taşı, yemek ve ilan giderleri gibi giderler yer almaktadır. Tabii bu giderler ölen kişinin sosyal, ekonomik durumuna ve dini inanışına uygun olmalıdır. “Cenaze giderleri, ölümle doğrudan doğruya ilgili bulunan ve ölenin dini ile sosyal ve ekonomik durumuna uygun giderlerden ibaret olup ölenin taşınması, yıkatılması, gömülmesi, mezarlık ücreti gibi giderleri kapsar.” Otopsi gibi cenaze gideri sayılmayan ancak ölüm olayının doğrudan ilgili olduğu masraflar da söz konusu hüküm uyarınca tazmin edilmelidir. Cenaze giderlerine ilişkin delil sunulamasa da gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle tazminata hükmetmek gerekir.
Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
Ölümlü trafik kazaları sonucu hesaplanacak tazminatlardan bir tanesi de destekten yoksun kalma tazminatıdır. Destekten yoksun kalma tazminatının yasal dayanağını TBK m.53’ ten aldığını yukarıda belirtmiştik. Ayrıca Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nda, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı olarak, kapsama giren teminat türleri arasında sayılmıştır. Genel Şartlarda yer alan hükme göre destekten yoksun kalma tazminatı üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla, ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek olan tazminattır. Ayrıca Genel Şartlarda bu tazminatın miktarının tespitinde ölen kişinin esas alınacağı belirtilmiştir.
İmam Nikahlı Eşin Trafik Kazası Tazminatı Alma Hakkı Var Mıdır?
Trafik kazası neticesinde destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olarak, resmi nikah olmaksızın birlikte yaşayan kişilerden birinin ölümü halinde, ötekinin tazminat isteyip isteyemeyeceği hususunda doktrinde farklı görüşler bulunmaktadır. Genel kabul gören görüş, kadın ve erkeğin bir başkası ile evli olmaması şartı ile destekte bulunanın, diğerinin desteği sayılması gerektiği yönündedir. Metres hayatı yaşayanlarda yapılan yardım dolayısıyla desteklik ilişkisinin var olup olmadığı da tartışmalıdır. Bir görüşe göre böyle bir ilişki ahlaka aykırı olduğu için ve yapılan yardımın birlikte yaşamanın karşılığı olduğu için erkek destek olarak kabul edilmez
Trafik Kazasında Tam Kusurlu Olan Tazminat Alabilir Mi?
Trafik kazasında vefat eden destek tam kusurlu ise, bu kusurun destek görenlere yansıtılıp yansıtılamayacağı konusunda uygulamada, zararın doğrudan mı yoksa yansıma mı olduğu ihtimaline göre farklı kararlar verilebilmektedir. AYM’nin iptal kararından sonra bu konuda farklı görüşler ortaya çıktı. Bir görüşe desteğin kusuru ağır kusur olarak nitelendirilip illiyet bağını kesecek yoğunluktaysa, KTK m.86/1 uyarınca tazminat talebinin reddedilmesi gerektiğini ileri sürmektedir. O halde bu görüşe göre destek tam kusurluysa tazminat talep edemeyecektir.
Trafik Kazası Tazminat Hesabında Sigorta Teminat Limitleri
Sigorta teminat limitleri, yapılan yargılama sırasında hâkimin kendiliğinden dikkate alması gereken hususlardır. Sigortacının sorumluluğu teminat limiti ile sınırlı olduğundan, kaza tarihi itibariyle teminatı aşan zararlarda sigorta şirketi sadece teminat limiti kadar sorumlu olacaktır. Trafik sigortası teminatını aşan zararlar söz konusu ise ihtiyari mali sorumluluk sigortasına veya araç malikinin veya işletenin sorumluluğuna gidilebilecektir. İhtiyari mali sorumluluk sigortasına aşan zararlar için başvurulabilmesi için kaza tarihinde öngörülen trafik sigortası teminat limitlerinin tüketilmesi sıralı sorumluluk ilkesi gereğince zorunludur.
Trafik Sigortası Teminat Limitleri Tablosu Güncel 2024
ARAÇ Türü* | Sağlık Gideri Kişi Başı | Sağlık Gideri Kaza Başı | Sakatlanma ve Ölüm Kişi Başı | Sakatlanma ve Ölüm Kaza Başı | Maddi Zararlar Araç Başı | Maddi Zararlar Kaza Başı |
Otomobil / Taksi | 1.800.000 TL | 9.000.000 TL | 1.800.000 TL | 9.000.000 TL | 200.000 TL | 400.000 TL |
Kamyonet, Kamyon, Minibüs veya Çekici | 1.800.000 TL | 18.000.000 TL | 1.800.000 TL | 18.000.000 TL | 200.000 TL | 400.000 TL |
Tarım Araçları ile Özel Amaçlı Araçlar | 1.800.000 TL | 9.000.000 TL | 1.800.000 TL | 9.000.000 TL | 200.000 TL | 400.000 TL |
Motosiklet ve Yük Motosikleti | 1.800.000 TL | 5.400.000 TL | 1.800.000 TL | 5.400.000 TL | 200.000 TL | 400.000 TL |
Minibüs (sürücü dahil 10-17 koltuk) | 1.800.000 TL | 4.050.000 TL | 1.800.000 TL | 4.050.000 TL | 200.000 TL | 400.000 TL |
Otobüs (sürücü dahil 18-30 koltuk) | 1.800.000 TL | 10.530.000 TL | 1.800.000 TL | 10.530.000 TL | 200.000 TL | 400.000 TL |
Otobüs (sürücü dahil 31+üstü koltuk) | 1.800.000 TL | 21.060.000 TL | 1.800.000 TL | 21.060.000 TL | 200.000 TL | 400.000 TL |
Ölümlü Trafik Kazası Tazminatı
Ölümlü trafik kazasında, kazada hayatını kaybeden kişinin yakınları ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin de maddi ve manevi tazminat talep etme hakkı vardır. Tazminat taleplerinde ölenin yaşadığı ekonomik kayıplar ve desteğinden mahrum kalanların zararı göz önünde bulundurulur.
Ölümlü Trafik Kazası Tazminat Davasını Kimler Açabilir?
Ölümlü trafik kazası tazminat davası, ölen kişinin yakınları (eş, çocuk, anne, baba) veya bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler tarafından açılabilir. Davayı açacak kişiler, maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunabilirler.
Ölümlü Trafik Kazası Tazminat Davasında Yetkili ve Görevli Mahkeme
Ölümlü trafik kazası tazminat davasında yetkili mahkemeler, davalının yerleşim yeri mahkemesi veya kazanın gerçekleştiği yer mahkemesi olabilir. Ayrıca, sigorta şirketlerine karşı açılacak davalar, sigorta şirketinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde görülebilir.
Ölümlü Trafik Kazası Tazminat Davasında Zamanaşımı
Karayolları Trafik Kanunu’na göre, ölümlü trafik kazası nedeniyle tazminat davası açma süresi 2 yıldır. Ancak cezai sorumluluğun olduğu durumlarda bu süre 15 yıla kadar uzatılabilir.